Kürt halkının önemli destanlarından olan 'Mem û Zin', bundan 307 yıl önce yazılır. Ahmede Xani, eserinde, yanlızca aşkı değil, Kürt halkının kültürünü de yansıtır. Diğer aşk destanları gibi o da sinema için bir materyal olur ve 1991 yılında Ümit Elçi tarafından filme alınır. Kürt kültürünü açısından önemli veriler sunan film, mistik rünümleriyle bilinen Mardin, Midyat, Nusaybin, Hasankeyf ve Cizre'de çekilmiş. Film, yapıldığı dönemde Diyarbakır ve Ankara'da sterime girer fakat İstanbul'da ilk kez seyirci ile buluşma fırsatını yakalıyor. Yüzlerce yıl önce Botan'da Zeyniddin Bey adında bir hükümdar vardı ve bu güçlü Botan Beyi'nin iki güzelliği dillere destan kızkardeşi vardı: Zin ve Siti. Hükümdarın kızkardeşleri katıldıkları bir Nevroz şenliğinde, aynı şekilde bu şenliğe katılan iki genç erkeğe aşık oldular. Bu gençler yörede tanınan ve saygı ren iki delikanlıydı: Mem ve Tajdin. Bu gençlerde hükümdarın kızkardeşlerine ilk rüşte aşık olmuşlardı. Önce Tajdin sevgilisi Siti ile evlenebilmek için Bey’den izin ister. Gençleri takdir eden Bey bu evliliği onaylar. Tajdin ve Siti büyük bir törenle evlenirler. Mem ile Zin'in evlenmelerine sıra geldiğinde, Botan hükümdarı Zeyniddin Bey’in veziri şeytan Beko hükümdarı Mem ve Tajdin'e karşı kışkırtır. Vezir, Mem ile Zin'in evlenmeleriyle birlikte gençlerin Bey'in hükümdarlığını çökerterek elinden alacakları konusunda Zeyniddin Bey'i ikna eder. Bu duruma öfkelenen Bey, ölse de Mem ile Zin'in evliliğinin gerçekleşmeyeceği üzerine yemin eder. Mem ile Zin'in aşkı her yerde duyulur. Vezir Beko, şeytani işlerini sürdürür ve genç aşıkların gizlice buluşmalarını takip ettirerek Zeyniddin Bey'e bildirir. Bunun üzerine Bey Mem'i tutuklattırır...
7.5
1970-01-01 01:00:01 MrBoto
Yorum Yapın / Bilgi Verin
×

× Şikayet Konusu:


×
Yorum


alıcı:konu: mesaj:
Tek Tuşla Bağlan...×