Gone Are the Days (2018) Filmi İzle (Fragman)

Filmde kötü şöhretli kanun kaçağı Taylon Flynn'in hikayesi anlatılıyor. Yaşlanmış, hasta ve geçmişiyle uzlaşamayan Flynn, bu dünyadan görkemli bir şekilde göçmekte kararlıdır. Flynn'in planları, ayrı yaşadığı kızının sefil bir hayata zorlandığını öğrenmesiyle değişir. Kızını kurtarmak için içindeki şeytanı ortaya çıkaran Flynn, kurtuluşun zorlu bir yol olduğunun farkındadır.
N/A/10 (57 )
1970-01-01 01:00:01 MrBoto
Yorum Yapın / Bilgi Verin

Detaylar

Gone Are the Days (2018), Mark Landre Gould’un yönettiği, modern bir batı filmi olarak, geçmişin değerlere, hayat tarzına ve bireysel özgürlüğe olan bakış açısını sorgular. Batı sinemasının klasik temalarını ve karakter arketiplerini modern dünyaya uyarlayan bu yapım, yalnızca bir aksiyon filmi olmanın ötesine geçer. Film, eski batıdaki ahlaki ve toplumsal değerleri sorgularken, aynı zamanda zamanın geçişine, modernleşmeye ve değişen toplumsal yapıya dair derin bir eleştiri sunar. 

Filmin Konusu ve Tematik Yapısı

Gone Are the Days, modern batı sinemasının klasik öğeleriyle şekillenen bir hikayeyi anlatır. Film, yaşlanmış bir kovboy olan ve eski batının değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalmaya çalışan Doc, ile ona eşlik eden genç bir adam olan Jesse’nin yolculuğunu merkezine alır. Doc, ölüm döşeğindeyken eski bir günahı telafi etmek için bir suçluyu avlamak üzere yola çıkar. Ancak, bu yolculuk, yalnızca geçmişin izlerini sürmek değil, aynı zamanda zamanın ne kadar acımasızca geçtiğini ve eski değerlerin modern dünyada ne kadar geçerli olduğunu sorgulamak anlamına gelir.

Filmin tematik yapısı, batı sinemasının geleneksel öğelerini modern bir lensle incelemeyi amaçlar. Eski batının idealize edilen imgeleri, filmde bir nostalji olarak sunulurken, aynı zamanda bu değerlerin çürümüşlüğü ve zamanın acımasızlığı da vurgulanır. Gone Are the Days, eski batıdaki özgürlük ve onur anlayışının, modern toplumun kuralları ve değerleriyle çatıştığı bir gerilim yaratır. Bu yapım, geçmişin romantize edilen öğeleriyle bugünün gerçekleri arasında bir köprü kurar ve bu geçişin acı verici sonuçlarını izleyiciye sunar.

Karakter Derinliği ve İnsan Doğası

Gone Are the Days’in karakterleri, özellikle Doc, geçmişin yıkıcı ve aldatıcı etkilerinden kaçmaya çalışan figürlerdir. Doc, geçmişte işlediği bir suçun vicdan azabını taşıyan, yaşlanmış bir kovboy olarak, karakterinin içsel çatışmalarını derinlemesine yaşar. Bu karakter, bir yandan Batı’daki özgürlük ve onur anlayışını yüceltirken, diğer yandan bu değerlerin geçerliliğini sorgular. Filmdeki diğer karakterler de, Doc’un arayışına farklı şekillerde dahil olur ve her birinin geçmişi, hayatta kalma mücadeleleri ve ahlaki sınavları, onları birer karmaşık figürler haline getirir.

Jesse, genç bir adam olarak, eski batının değerlerine bir tür yenilikçi bakış açısı sunar. Gençlik ve yenilik, eski düzenin yerine geçme eğiliminde olan unsurlar olarak filmde önemli bir tema oluşturur. Bu iki karakter arasındaki ilişki, zamanın ve geçmişin nasıl şekillendirdiği, bu süreçte insanlar arasındaki bağların ne kadar kırılgan olabileceği hakkında derinlemesine bir sorgulama yaratır. Jesse’nin, Doc’un değerleriyle yüzleşmesi ve onun geçmişine dair sorgulamalar yapması, filmdeki önemli psikolojik çatışmaları oluşturur.

Modern Batı Sinemasının Yeniden Yorumlanması

Gone Are the Days’in en dikkat çekici özelliklerinden biri, modern batı sinemasının yeniden yorumlanmasıdır. Batı sineması, tarihsel olarak, özgürlük, bireysel haklar, onur ve intikam gibi temalar etrafında şekillenmişti. Ancak, bu filmde bu temalar bir eleştiri ve sorgulama konusu haline gelir. Film, eski batının kahraman figürlerini ve efsanevi imgelerini yüceltmek yerine, bu figürlerin çoğunlukla hatalı, travmatik ve geçici olduğunu gösterir.

Filmde, eski batının sert ve sert kurallarıyla barış yapan bir dünyaya duyulan nostaljiye yer verilir, fakat aynı zamanda modern dünyadaki değişim ve toplumsal dinamiklerin bu nostaljiyi geçersiz kıldığını vurgular. Bu, filmde yer alan şiddet ve intikam temalarının da, zamanın ve geçmişin etkilerinin ne kadar kalıcı olduğunu gösterdiği bir bakış açısı yaratır. Batı sinemasının klasik arketiplerine dayanan bir yapım olarak, Gone Are the Days eski batıyı bir tür anımsatma olarak kullanırken, bu figürlerin artık geçersizleştiği ve modern dünyada kabul görmediği fikrini sunar.

Zamanın Geçişi ve Toplumsal Eleştiriler

Zamanın geçişi, Gone Are the Days’in en önemli temalarından biridir. Doc, eski batının değerlerini ve geleneklerini temsil ederken, modern dünyada bu değerlerin artık yerini kaybettiğini kabul etmek zorundadır. Film, geçmişin romantize edilen öğelerini izleyiciye sunarken, bu öğelerin arkasındaki acımasız gerçeği de ortaya koyar. Doc’un geçmişteki suçluluğu ve vicdan azabı, zamanın etkilerini ve eski değerlerin geçerliliğini sorgular. Bu bakış açısı, filmdeki toplumsal eleştirinin temel unsurlarından biridir.

Modern toplum, bireysel özgürlük ve ahlaki değerlerin giderek daha fazla karmaşıklaştığı bir yerdir. Film, eski batının değerlerinin bugün hâlâ geçerli olup olamayacağı sorusunu sorar. Eski batının sert kuralları, günümüzdeki toplumsal yapılarla çatışırken, karakterlerin bu değişimle nasıl başa çıktıkları, toplumsal yapının ve bireylerin zamanla nasıl evrildiğine dair önemli bir eleştiri oluşturur.

Sinematografi ve Atmosfer

Filmde kullanılan sinematografi, batı sinemasının tipik öğelerini modern bir biçimde sunar. Geniş açık alanlar, çorak topraklar ve kavurucu güneş altında geçen çekimler, Batı'nın romantize edilmiş imgelerini izleyicinin zihninde yeniden canlandırırken, bu unsurlar aynı zamanda zamanın geçişine dair sembolik bir anlam taşır. Filmde kullanılan kamera açıları, karakterlerin içsel dünyalarındaki yalnızlık ve pişmanlık duygularını izleyiciye aktarır.

Sinematografik açıdan, Gone Are the Days zamanın ve toplumsal değişimin yıkıcı etkilerini görsel olarak da yansıtır. Renk paleti, genellikle soluk ve sararmış tonlardan oluşur, bu da eski batının kaybolmuş, silikleşmiş ve kaybolmuş doğasını vurgular.


Gone Are the Days (2018), batı sinemasının nostaljik öğelerini modern bir lensle inceleyerek, geçmişin değerlerinin, zamanla nasıl geçersizleştiğini ve toplumsal değişimlerin bireyler üzerindeki etkisini sorgulayan önemli bir yapımdır. Film, klasik batı sinemasının öğelerini ve karakterlerini derinlemesine eleştirerek, zamanın geçişini ve eski değerlerin ne kadar geçici olduğunu anlatan bir hikaye sunar. Karakterlerin içsel çatışmaları, filmdeki güçlü temaları destekleyerek, izleyiciyi hem nostalji hem de eleştiri arasındaki dengeyi sorgulamaya iter. Gone Are the Days, batı sinemasının klasik öğelerinin modern bir bağlamda yeniden yorumlanması ve bu bağlamda toplumsal eleştirilerin yapılması açısından değerli bir yapımdır.

Gone Are the Days (2018) Poster

Gone Are the Days (2018) izle
×

× Şikayet Konusu:


×
Yorum


alıcı:konu: mesaj:
Tek Tuşla Bağlan...×